Comfort Zone, Türkçe’ye “Rahat Bölge”, “Konfor Alanı” gibi çevrilebilir. Asıl önemli olan ne olduğunu anlamak ve dışına çıkmaktır.
Comfort Zone Nedir?
Yetenek ve kararlılığınızın test edilmediği kendinizi rahat hissettiğiniz psikolojik bir durumdur.
Comfort Zone yani rahat alanın konforlu bölgenin dışına çıkmak, rutin fikir veya aksiyonu uyutucu kavramları, alışkanlıkları ya da konumları sorgulamak, onların dışına çıkabilmektir. Rahat bölgeyi sorguladığımızı, yapılması doğru olduğunu bildiğimiz, yapılması gerektiğini düşündüğümüz fakat yapmaya çekindiğimiz, üşendiğimiz veya cesaret edemediğimiz anlarda hissederiz. Aslında bu durum, hayattaki her olguya yönelik bir girişimcilik çabasıdır. Rahat bölgenin dışına çıkmak psikolojik gerilime neden olur. Rahat ve güvenli bölgemizden çıkıp, nasıl davranmamız gerektiğinden emin olamadığımız bir hale geçmek istemeyiz.
Konforlu bölgenin dışına çıkmak, bir anlamda insanın kendi algısıyla savaşıdır. Bilincimiz, tektipleştirme ve seçenekler arasından en az zihin gücü harcatan olasılıkları seçme eğilimine sahiptir. Hayattaki renkleri, insanları, değerleri kalıplaştırır rutinleştiririz ve içinde kayboluruz. Bunun açık bir örneği, siyasetteki görüşümü destekleyen iyi insan, desteklemeyen kötü insandır yaklaşımıdır. Kavramları ak ve karalara, bilgili ve bilgisizlere, takip edilesi ve kaçınılası kişiliklere ayırma eğilimidir bu. Oysa hayatta pek çok hadise gridir.
Konforlu bölgeyi yenmek, akletmek ile başlar. Akıl ve irade ile insanı çürüten rahat algılardan kurtulabiliriz. Dini literatürde bu, Kur’an’da geçen ‘Hiç akletmiyorlar mı?’ çağrısında kendini bulmuştur. Çağrı, evrensel ahlakı kucaklayan değerleri göz ardı edip, kendi oluşturduğu rahat bölgelerine hizmet eden putlara tapanlara yapılmıştır. Bu çağrıyı takip edememenin en açık örnekleri, Ebu Cehil’in hakikati yaşama güdüsünü, putlar üzerinden maddi ve manevi güç kazandığı bir konfor alanına feda etmesi, ve Hz. Peygamber (sav) in amcası Ebu Talib’in, yeğenini sonuna kadar desteklemesine rağmen “atalarımın dinini bırakamam” diyerek zihinsel rutinini kıramamasıdır.
Rahat bölgeyi kırmak bazen en sıradan ve gösterişsiz yolu seçebilmektir. Sıradan ve gösterişsiz yol, otorite kavramları sorgulamak kadar, gerçek otoritelere itaat edebilme alçak gönüllülüğüdür. İlmin doruklarına ulaşanlar, yıllarca aynı rutinle masa başında, laboratuvar ışığında çalışmış olanlardır. Thomas Edison, ampül fikrini ışıklandıran doğru malzeme ve dizaynı bulana kadar, birbirinden sıkıcı ve rutin yüzlerce deneme yapmıştır. İlim yolunda pek çok gösterişli, anlık rahatlama unsurları feda edilmiştir.
Bu bağlamda “Get out of Comfort Zone” Nurettin Topçu’nun isyan ahlakıyla yakından ilişkilidir:
Hiçbir hizmete söz vermeden serâzat, kendi zannınca hür yaşadığını söyleyen insan, hakikatte bir esirdir; İçgüdülerinin ve her günkü hasis menfaatleriyle alışkanlıklarını kımıldatan kuvvetlerin esiridir. Vazifesiz, itaatsiz insan vazifeyi ve itaat iradesini ta içinden teperek kendinden uzaklaştıran içimizdeki hayvanın esiridir. Hür adam hürriyete sahip olduğu içsel kuvvetlerin varlığı sayesinde üzerine bir takım vazifeler yüklenmiştir’ (N. Topçu, 1960-1961 İstanbul Erkek Lisesi Yıllığı yazısı, Türkiye’nin Maarif Davası).
Yukarıdaki cümle, rutin ve rahat algıya isyan ve yüce rutinleri kabul terazisini dengeliyor. Oscar Wilde’nin tabiriyle, “Güzel bedenler için zevk, güzel ruhlar için ise ızdırap gerekir”. Bu düşünce fırtınalarından sonra, kendi rahat bölgemi sorguladığımda Nurettin Topçu’nun işaret ettiği vazifeleri taşımanın ne kadar zor olduğunu fark ettim:
“Yarınki Türkiye’nin kurucuları, yaşama zevkini bırakıp yaşatma aşkına gönül verecek, sabırlı ve azimli, lâkin gösterişsiz ve nümayişsiz çalışan, ruh cephesinin maden işçileri olacaklardır. Hünerleri hep fedakârlık olan bu hizmet ehli gençler, hizmetlerinin mükâfatını da hizmet ettikleri insanlardan beklemeyecekler, sonsuzluğa sundukları eserin sesinin akislerini yine sonsuzluktan dinleyeceklerdir.”
İşte hep yanlış yerlerde aradığım gerçek huzur, böyle ulvi bir rahatsızlıkta olsa gerek.
Comfort Zone Dışına Nasıl Çıkılır?
Korkunuza doğru hareket edin (ondan uzağa değil)
Bunun anlamı, bir şeyden korktuğunuzu hissettiğiniz anda bile cesurca yapmanızdır. Korkunuz rahatlığınızın dışında kalan şeyleri belirler.
Normalde yaptığınızdan farklı eylemler gerçekleştirin
Yaptığınız her küçük şey, alıştığınız rutinden sapma, rahatlama bölgesinin dışında bir adımdır. Örneğin; işe giderken farklı bir rota izleyin, en sevdiğiniz restoranın dışında bir mekandan sipariş verin, normalde konuşmadığınız meslektaşınız ile konuşun.
Rahatsızlığa Aşık Olun
Rahatlık bölgesinden çıkmanın özü rahatsız olmayı öğrenmektir. Daha da iyisi, rahatsız olmayı sevmeyi öğrenin. Ne zaman rahatsız hissedersem, bunun iyi bir şey olduğunu biliyorum, çünkü büyüdüğüm anlamına geliyor. Rahatsızlık duygularına direnmiyorum; Bunun yerine onu kucaklıyorum.
Sürekli olarak yeni şeyler deneyin
Her hafta yeni şeyler denemek için plan yapın. Yeni bir kitap okumak veya dağa tırmanmak gibi basit olabilir. Her zaman farklı şeyler yapmaya açık olun.
Daha fazla bilgi edinmek için biraz araştırma yapın
Büyük bir soru işareti ile karşı karşıyayız gibi hissettiğiniz için bu yeni etkinliği denemekten çekiniyor olabilirsiniz. Tüm sorularınıza cevap bulmak adına interneti kullanın ve onunla ilgili bilgi alın. Daha bilinçli ve hazır hissetmenize yardımcı olabilecek doğru bilgi arayın.
Her seferinde bir adım atın
Bunun iddialardan daha az geldiğini düşünebilirsiniz, ancak bana güvenin, rahat bölgenizden çıkmak tek seferde mümkün değil. Yaptığınız her hareketin ardından, nerede olduğunuzu değerlendirmek için zaman ayırın ve sonrasında nereye gitmek istediğinizi planlayın. Ardından diğer adımınıza devam edin.
Comfort Zone herkese göre değişebildiği gibi, dışına çıkma yöntemlerini de kendiniz belirleyebilirsiniz. Yukarıda bahsettiklerim en temel ve basit örneklerdi. Kendinizi en iyi siz tanırsınız ve yine kendinizle en iyi siz yüzleşirsiniz.
